“Esnafın kalbinden gelen bir yolculuk: Hakan Temizkan ile Samimi Bir Sohbet”

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Hakan Temizkan kimdir?

Ben, esnaflığın sadece geçim kapısı değil, hayat okuluna dönüştüğü bir ekmek fırınında büyüdüm. Çocukken ilk harçlığımı berber dükkanında kazanmıştım. Orada öğrendim selamı, saygıyı, güveni… Bugün hâlâ aynı değerlerle esnafım. Şehrimin insanını, sokakların nefesini, mahallelerin sıcaklığını bilen biriyim. Parasını değil, insanını kaybetmemeyi öğrenmiş biriyim. Özetle; ben Hakan Temizkan, esnafın içinden gelen, mahallenin nabzını bilen bir kardeşinizim.

Peki sizin için esnaflık ne ifade ediyor?

Benim için esnaflık, sadece ticaret değil, bir gönül meselesidir. Esnaf sabah kepengi dükkâna değil, mahalleye açar. Orada sadece ürün, alışveriş, fiyat yoktur; selam vardır, hatır vardır, güven vardır. Esnaf, mahallenin hafızasıdır; kim hasta, kim dertli, kim iş arıyor bilir. Çocuğun büyüdüğüne, yaşlının hâl hatırına şahit olur. Kazandığı sadece para değildir; dua kazanır, gönül kazanır. Bu yüzden diyorum ki; esnaflık dükkân işi değil, gönül işidir.

Başkanlığa aday olurken sizi motive eden asıl duygu neydi?

Beni adaylığa iten şey makam ya da ünvan değildi; samimiyetle söyleyeyim, bir ihtiyaçtı. Esnaf artık yalnız hissetmek istemiyor. Sorunlarını duyacak, ama sadece dinlemekle kalmayacak; çözüm üretecek bir ses istiyor. Ben bu sesi hep birlikte oluşturabileceğimize inanıyorum. “Temsil edilmeyen esnaf, tam olarak var olamaz” düşüncesiyle yola çıktım. Ben yönetmeye değil, birlikte üretmeye adayım.

Sizce bugün esnafın en büyük ihtiyacı nedir?

Bence en büyük ihtiyaç, “yanındayım” diyebilen bir kurum hissi. Birçok esnaf artık yalnız. Sorununu anlatacak yer bulamıyor, çözüm ararken zaman kaybediyor, bürokraside kayboluyor. Bizim yapmamız gereken şey; esnafın yükünü almak, işini kolaylaştırmak ve en önemlisi dinlemek. Çünkü esnaf dinlendiğinde değil; anlaşıldığında rahatlar.

Başkan seçilmeniz hâlinde esnaf için nasıl bir düzen hayal ediyorsunuz?

Ben masa başı bir oda değil, sahada nefes alan bir oda hayal ediyorum. Esnafı sadece aidat dönemlerinde hatırlayan değil, her zaman yanında olan bir yapı… Eğitimi olan, danışmanlığı olan, sosyal dayanışması olan, e-ticareti,hukuki desteği olan bir oda. Sadece sorun çözmeyen; fırsat üreten, bağ kuran, güçlendiren bir oda. Kısacası ben makam odasını değil, esnafın kalbine açılacak bir kapı hayal ediyorum.

Bu yolculukta esnafa nasıl bir mesaj vermek istersiniz?

Esnaf asla yalnız değildir. Biz birbirimize yeteriz, biz birbirimize güç veririz. Esnaf ne kadar güçlü olursa şehir o kadar güçlü olur. Ben bu yola tek çıkmadım, çıkmayacağım da. Çünkü inanıyorum ki; “Biz bir araya gelirsek sadece oda yönetimini değil, mahallemizi, şehrimizi, geleceğimizi de değiştiririz.” “Biz birlikte güçlüyüz, değişimi el ele yapacağız.” sözleriyle konuşmasını noktalayan Hakan Temizkan, tüm esnafları oy kullanmaya ve birlik olmaya çağırdı.

Samimi sohbeti için kendisine teşekkür ediyor, çıktığı bu yolda başarılar diliyoruz