13 Aralık 2025, Cumartesi

CHP Susurluk İlçe Başkanlığı'nın 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü Basın Açıklaması

“Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı Sema Acar, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü münasebetiyle bugün parti binası önünde bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını aynen yayınlıyoruz.”

İrfan AYYILDIZ | 10 Aralık 2025, 13:02 | 318
CHP Susurluk İlçe Başkanlığı'nın 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü  Basın Açıklaması

Bugün, insanlık onurunun, eşitliğin ve adaletin günü.Susurluk’ta yaşıyoruz… Güzel bir memlekette, emekle yoğrulmuş bir kentte… Ama sadece toprağın bereketiyle değil, insanın hakkıyla da ilgileniyoruz. Çünkü biz inanıyoruz: İnsan hakkı, bir ülkenin en büyük servetidir.İnsan hakları sadece sözde değil, özde yaşanmalı. Kadınlar her gün yaşam hakkı mücadelesi verirken, Gençler hayalleriyle değil geçim derdiyle uğraşırken, Çocuklar okula gitmek yerine çalışmak zorunda kalırken, İnsan haklarını sadece kutlayamayız, savunmalıyız!Susurluk’ta biz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak; Kadınlarımızla, şiddetin karşısında dimdik duruyoruz. Eşit temsil, eşit yaşam, özgürce var olma hakkı için mücadelemiz sürecek. Kadınlarımız sadece evde değil, sokakta, yönetimde, üretimde var olacak. Kadınların evde, sokakta, iş yerinde uğradığı şiddete, mobbinge, ayrımcılığa karşı sessiz kalmayacağız. 5 Aralık 1934’te seçme ve seçilme hakkını kazanmış Türk kadını, bugün hâlâ birçok alanda eşit temsile ulaşamıyorsa bu sadece bir toplumsal değil, aynı zamanda bir insan hakları sorunudur. Kadınlarımızın sesi olmaya, onların yanında olmaya devam edeceğiz. Kadının sesi susturulamaz, emeği görünmez kılınamaz! Gençlerimizle, bu topraklara umut ekiyoruz. Susurluk’un köylerinde, mahallelerinde büyüyen çocuklarımız için özgürce düşünebildikleri, eğitimde fırsat eşitliği bulabildikleri bir ülke istiyoruz. İfade özgürlüğünün baskılanmadığı, gençlerin hayal kurmaktan korkmadığı bir Türkiye istiyoruz.Bugün insan haklarından söz ederken; sadece dünya metinlerine değil, Anadolu’nun vicdanına bakmalıyız. Tarlada çalışan çiftçimizin hakkı da, Hastanede şifa arayan vatandaşımızın sağlığı da, Sokakta yaşayan canlarımızın yaşama hakkı da bizim mücadelemizdir.

Kadınlarımız için, gençlerimiz için, emekçilerimiz için, bu güzel ilçemizde insan onuruna yakışan bir yaşam için çalışmaya devam edeceğiz. Örgütümüzün her bir ferdiyle, balçığın içinden fidan çıkarırcasına, umutsuzluğun içinden aydınlık yeşerteceğiz. İnsan hakları sadece 10 Aralık’ta değil, her gün savunulmalı. Bu bir sorumluluktur.

Ve biz Susurluk’ta bu sorumluluğun bilinciyle yol alıyoruz. Her gün biraz daha fazla dayanışma, Biraz daha fazla hak, Biraz daha fazla adalet için…Tüm kadınlarımızın, gençlerimizin ve yurttaşlarımızın sesi olmaya, Eşit, özgür, adil bir Türkiye için var gücümüzle çalışmaya söz veriyoruz. Çünkü biz insanız. Ve insan hakları, en temel hakkımızdır. : Gençlerimiz için buradayız. Birçok genç üniversite mezunu olmasına rağmen işsiz. Kırsalda yaşam zorlaştıkça göç artıyor, hayaller küçülüyor. Gençlerimizin düşünce özgürlüğü bastırılıyor, sosyal yaşamları kısıtlanıyor. Oysa gençlik; düşüncenin, yaratıcılığın ve dönüşümün kaynağıdır. Gençlerimizin hayal kurabildiği, fikirlerini özgürce söyleyebildiği, üretime katılabildiği bir ülke hayal ediyoruz

Susurluk’un köylerinde, liselerinde, üniversitesinde okuyan her bir gencimizin hayal kurma, düşünme, üretme ve özgürce yaşama hakkı var. Onların umudu bizim mücadelemizdir! Susurluklu gençlerin göç etmek zorunda kalmadığı, geleceğini kendi memleketinde inşa edebildiği bir düzen istiyoruz.

Yaş almış büyüklerimiz için de buradayız. Yıllarca emek vermiş, üretmiş, ülkesine hizmet etmiş emeklilerimiz, bugün maaşlarıyla temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Bu bir insan hakkı sorunudur.Bugün burada bir araya gelmemizin nedeni; insanlık onurunun, eşitliğin, özgürlüğün ve adaletin evrensel değerler olarak kabul edildiği, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nü hep birlikte anmak, hatırlamak ve daha çok sahiplenmektir. İnsan hakları; din, dil, ırk, cinsiyet, yaş, inanç fark etmeksizin her bireyin doğuştan sahip olduğu en temel haklardır. Yaşam hakkı, barınma hakkı, ifade özgürlüğü, eğitim ve sağlık hakkı… Bunlar sadece anayasal güvence değil, insan olmanın doğrudan gereğidir. Barınamayan, ısınamayan, beslenemeyen, sağlığa erişemeyen hiçbir vatandaş için demokrasi konuşulamaz. Biz CHP Susurluk İlçe Örgütü olarak, adil bir sosyal devlet anlayışı için mücadele etmeye devam edeceğiz. Doğamız için de buradayız. Ülkemizin verimli toprakları, akarsuları, dağları ve ovaları bizlere emanet. Bu doğal mirası talana, zehire, ranta teslim etmeyeceğiz. Çevre hakkı, insan hakkıdır. Temiz suya, temiz havaya, sağlıklı bir çevreye sahip olmak her bireyin hakkıdır.İnsan hakları mücadelesi sadece hukuki metinlerle değil, sokakta, tarlada, okulda, hastanede, evde yani yaşamın her alanında verilir.

Birlikte güçlü, birlikte kararlıyız. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in “eşitlik ve özgürlük” ilkesiyle her bireyin hak ettiği yaşamı kurmak için yola çıktık.

Bizim hedefimiz sadece iktidar değil, adil bir düzeni yeniden kurmaktır.

Çünkü halkın hakkı bizim namusumuzdur.: Bugün ve her gün,“İnsan Hakları” demekten, hakikati söylemekten, eşitliği savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.

Doğamız için buradayız. Rant uğruna yok edilen doğa sadece ağaçları değil, yaşam hakkımızı da elimizden alıyor. Üreten, alın teri döken, ama emeğinin karşılığını alamayan tüm işçiler, çiftçiler, memurlar için adalet istiyoruz.

Emeklilerimizin insanca yaşamasını, gençlerimizin iş bulmasını, çocuklarımızın aç uyumamasını istiyoruz. İnsan hakları; sadece lüks bir kavram değil, yaşamın ta kendisidir.: Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in öncülüğünde, halkın iktidarında; hakça paylaşan, eşitliği benimseyen, doğaya ve tüm canlılara saygılı bir Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz.Kadınlar özgür olacak, Gençler umutla büyüyecek, Hayvanlar korunacak, Emek değer görecek, Doğa nefes alacak! Çünkü hak, hepimiz içindir. İnsan hakları, yaşam hakkıdır. Bugün ve her gün, eşitlikten, özgürlükten ve adaletten yana olmaya devam edeceğiz.

Ne yazık ki ülkemizde bu hakların her geçen gün daha çok sınırlandığını, yok sayıldığını görüyoruz. Bugün, halkın oyuyla seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu hakkında sürdürülen siyasi baskılar, sadece bir kişiye değil, halkın iradesine yönelmiş açık bir müdahaledir.

Demokrasi, yalnızca sandıkla değil, seçilenin görevini özgürce yapabilmesiyle mümkündür.

Ayrıca; fikirlerinden, yazılarından, örgütlü mücadelelerinden ya da barışçıl taleplerinden dolayı cezaevinde olan gazeteciler, kadınlar, gençler, öğrenciler, akademisyenler, siyasetçiler... Bugün sizler için de buradayız.

Düşünceyi ifade etmek, hak aramak suç değildir. Cezaevi kapıları fikirle kapanmaz! Herkese sözümüz var: Umudunuzu yeşerteceğiz, sesiniz olacağız. 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü kutlu olsun.


Haberi Paylaş
Bu haberi nasıl buldunuz?
Yorumlar çekilirken hata oluştu. Kullanıcı girişi yapmak için tıklayın